ŞALCI BACI OLAYI ŞALCI BACI OLAYI HAKKINDA ŞALCI BACI OLAYI NEDİR ŞALCI BACI YALANI

 ŞALCI BACI OLAYI HAKKINDA 

Atatürk’ün devrimlerine saldırmanın dayanılmaz hafifliğini yaşayan karşı devrimci ve bağnaz zihniyetin sık sık başvurduğu, tekrar ve tekrar dillendirdiği bir yalandan bahsetmek istiyorum. Bu yalanın ismi Şalcı Bacı…

Atatürk Devrimleri’nden Kılık Kıyafet ve Şapka Devrimi’ne hücum etmek için İskilipli Atıf ile birlikte sıkça kullanılan imgesel(hayali) bir kahraman Şalcı Bacı. Sözde Cumhuriyet’in ilk yıllarında Erzurum’da Şapka Kanunu’na karşı olduğu asılan bir kadın.

İnternetteki arama motorlarına yazdığınızda birbirinin benzeri, neredeyse kopyala-yapıştır şeklinde yazılmış, devamlı allanıp dallanıp budaklandırılan bir masal gibi onlarca makale bulabilirsiniz. Peki ya bu uydurulan Cumhuriyet Tarihi Yalanı ile ilgili alakalı bir delil, belge, tutanak, zabıt, resim, ciddi bir kaynak var mı diye sorarsanız, doğal olarak böyle bir kanıt yok.

Bu yalanın çıkış noktası Necip Fazıl Kısakürek’in “Son Devrin Din Mazlumları” isimli kitabının “Şapka Kurbanları” isimli bölümünden çıkmakta. Peki, bu kitapta bu konuyla ilgili bir delil, ciddi bilgi, belge vs. var mı? Tabii ki yok. Şalcı Bacı hikayesi bu kitaptan çıktıktan sonra Cumhurbaşkanı affıyla hapishaneden çıkan Çetin Altan, Nimet Arzık, Cihan Aktaş, Yavuz Bahadıroğlu, Mehmet Sılay, Ayşe Böhürler, Hilal Kaplan ve daha bir çok aynı ideolojiye hizmet eden şahıs tarafından aynı zincirleme halkanın başı olan Necip Fazıl’ın kaynak yada delil  gösteremediği hikayesi olmuştur.

Hikayeyi her eline alan şahıs biraz daha şişirmiş, daha trajik hale getirecek bir fazlaca teferruat eklemiştir. Ama asla ne o Şalcı Bacı’nın ismi vardır ortada, ne tam olarak ne zaman asıldığına dair bir tarih, ne bu uydurulan olayı kanıtlayabilecek bir kanıt vardır, ne de tam olarak asılma sebebi vardır ortada. Hatta mimar– yazar Cihan Aktaş “Bilimsel Araştırma” dediğinde yazısında bile “İdamına götüren suçu naşıl işlediğine dair yeterince bilgiye sahip olamadığımız… Bohçasıyla girmiş olduğu evlerde, avlularda şallarını sergilerken şapka kanunu hakkında ileri geri laflar etmiş mi, emin olamıyoruz…” demiştir. Emin olmamaları oldukça normaldir. Çünkü bu yazıda da onlarca kez dillendirdiğim gibi ellerinde herhangi bir kanıt/delil yoktur. Üstelik bu vaka ne arşivlerde, ne Resmi Gazete’de, ne de gazetelerin herhangi birinde yer almıştır. İşin daha da ibretlik tarafı şapka kanununa muhalefetten kimse idam edilmemiştir.

Şalcı Bacı yalanını bir seviye daha atlatıp sosyal medyadaki çeşitli sayfalardaya da hesaplarda ise sözde Şalcı Bacı’nın olduğu bir fotoğraf karesinden bahsedilmektedir. Ancak, yine çok geçmeden bunun da Atatürk ve Cumhuriyet Tarihi yalancılarının yeni bir yalanından, yeni bir iftirasından başka bir şey olmadığı ortaya çıkmıştır. Ortalıkta gezen resim aslen TBMM kararıyla idam edilen ilk kadın olarak tarihe geçen Isparta’nın Sütçüler ilçesine bağlı Darıbükü Köyü’nden Hasan kızı Fatma’nın resmidir. Bu kadının darağacına götürmüş olan kabahat ise, “20’lik altın ve tarla karşılığı aynı köyden Eşref’in Hanife’yle evlenmesini temin etmek amacıyla Eşref’in karısı Ümmüşani’yi öldürmek” olduğunu da derhal ekleyeyim. Yani anlayacağınız bu yalanlar üstüne ideoloji inşa etmek isteyen, tarihle yüzleşmek adına devamlı ve sadece Atatürk ve Cumhuriyet ile yüzleşenler yalan ve iftira adına ellerine geçen lafta her kozu denemektedirler. 





Yorum Gönder

0 Yorumlar
* Please Don't Spam Here. All the Comments are Reviewed by Admin.

Top Post Ad

Below Post Ad

Sponsor